Kategori: Poetry
Büyük Kediler Yalnızlığı
Beni geceleri hatra gelen şarkı sanmayınbu kente bu yıldızları süpürülmüşaz kullanılmış tapınakları ve örselenmiş kavgayaen sağlam yalanı ben getirdim.Üşüdüm, kadınlarıyla çalakılıç sıvazladılar benikadife örtüler, mermer şamdanlarfondanlar cam tabaklarda: üşüdüm -üşümek en çok erkek işiydi.En çok kanaviçe bilinirdi ordaorda ergen kıymıkları, tuğlalar, akciğer filmleri demir somyada kadın yakarak etimiziorda manifaturacılarve gümrük memurları yazlık sinemaya giderdive kendimi cesur…
Ölümün Portakal Tadı
ne bu rüya bitti ne sonu geldi uykularınığlı, kara çantalı ve şapkalıkarısını mahalle düğününde beğenenkente köpek cinsinden bulutlar getirenbir caka satar bir pilli radyo bir usturaığlı, kara çantalı ve şapkalıyolcudur, pıhtı atar yaralarıyla kullanır otobüs kartımıher gün ölmek ister ve caraskal çekilir boynunayaşarken puro içmek ister ve kuklalara özenirbir de taklacı güvercinlerekamış beline dört beden…
Mârnâme
Bir yağmur yağar, kurşun sıkılırbir yağmur yağar yaslı göğsündedipçik altındayım görsen, çarşı içindeellerim pas tutmuş gençlik içindegörsen dile gelmiş kaldırımlarsokaklar imdada gelmişkentliler değil yağmur ayırmış bizibilsen yüreğimde ölüp gidenikin tutma zamanı, sabır nafilesevmişsem çapraşık ve yalnızyaralarıma dokunmuşsam erkekçebir yağmur yağar, kurşun sıkılırgökler kadına benzer her şeyden önce. Kitaba Ulaşmak İçin Tıklayınız
Her Şeye Rağmen
Her gözümle bakarım sanaağlar şafak şafağa çekilirdi vekızların bakışları dökülürdü babamın paltosundanipler eklenirdi eriyen mumlarabaşladığımız ve soluyan patiskamyerleşti sorgu odasınagörevli memurçıkarıp kunduralarını ve kol saatiniarkasına yaslanıp, yaslanıp karanlığasigarasını yaktı gülerek, homurdanarakyeni basmıştı çünkü emeklilik yaşınakırmızı mührü yeni basmıştı veznecikörpe kağıtlara,bakir köreşeye bile. Kitaba Ulaşmak İçin Tıklayınız